Facebok

4 Ağustos 2013 Pazar

RUSYA - ST. PETERSBURG'DAN KAZAN'A

Petersburg'dan sonraki durağımız Kazan. Sabah saatlerinde Moskova'da olabilmek için 20:00 de evden ayrıldık. Akşam akşam manyak mısınız yola çıkıyosunuz dediğinizi duyar gibiyim ama 20:00 Petersburg'da öğle saatleri gibi olduğundan problem yok :)
Otostop için 15 dakika kadar yürüdük ve E-105 ana yola çıktık. Trafik ışıklarının dibindeyiz. Normalde biraz daha yürür, şehirden uzaklaşırdık ama şansımızı deneyelim bakalım 5 dakika dedik.. Duran olmayınca hadi ilerleyelim dedi Coşkun. 200 e kadar sayayım duran olmazsa yürürüz dedim , hooop 198 de durdu biri :) 23 yaşında bir öğrenci. 

Gece bir ara yorgun musun , bu saatlerde araba kullanmak zor olur gibi bişeyler dedik. ( hem adamın arabasına bin, hem tedirgin ol, üstüne bir de böyle bir soruyla belli et tedirginliğini , te allahım! ) Çocuğun cevabı çok rahatlatıcı oldu ama :)
- 2 sene askerlik yaptım, askerdeyken günde 2 saat uyuyabildiysen çok iyi, şanslısındır.

Sabaha karşı 05:00 de Moskova karayolu ringinde bıraktı bizi ama doğuya giden yola ulaşmamız için 50 km var önümüzde. Yaklaşık 1 saat bekledikten sonra Özbek biri durdu ve doğuya giden  E-22 yolu yakınına kadar geldik. İndiğimiz yerden 1 saat yürüdükten sonra sonunda otostop için uygun bir yer bulduk. 1 saat de burada bekledikten sonra duran araç bizi Nijni yakınlarında haritada görünen küçük göller tarafına bıraktı. Kamp için uygun olur diye yol kenarında kalmaktansa göle kadar yürüyelim dedik. Çok şirin bir köy içerisinden geçtik ve göle giden patikayı bulduk. 



İyi de göl neredee??? Gele gele bataklık kenarına gelmişiz! Yine de inanılmaz güzel geldi ortam ilk önce. Taa ki vahşi hayvan sürüsü gelene kadar. 
Sivrisinekler... 
Ölümüne saldıran, sanki öldürdükçe çoğalan, lanet olasıca hayvanlardan ne çektik çadırı kurana kadar.. Afedersiniz tuvalet muhabbetine hiç girmiyorum siz hayal edin artık :) Coşkun'un deneyiminden sonra ben cesaret edemedim, tuttum oradan ayrılana kadar o kadar söyleyeyim! 




Sabah gök gürültüsü ve yağmur ile uyandık :) Seviyorum bunu, daha fazla yatabildiğim için belki de :) Yağmur öğlene kadar devam ettiği için bizim toparlanıp ana yola gitmemiz 14:00 oldu.
Çok beklemeden bizi Gorky'ye kadar götürecek araca bindik. Gorky'de bişeyler yedikten sonra tekrar otostop çekmek için yollara düştük. 


BAZEN SEN MENÜYE BAKARSIIN MENÜ SANA..
Kimse durmuyor, akşam oldu nerdeyse hala Gorky'deyiz. Şehir dışına çıkabilelim diye 2 defa otobüse bindik, iki otobüs de biz bindikten sonra ilk sağa şehir merkezine döndü! 
Hava karardı, ne merkezde ne çadır kurabileceğimiz bir alanda saçma sapan bir yol kenarındayız.. Duran yok. Biraz yürüyelim çadır için uygun alan arayalım bari saat 22:00 oldu derken, yine tam umutsuzluğa düştüğümüz bir anda durdu biri :)
Cheboksary'e gittiği için Kazan yol ayrımında saat 01:00 de bıraktı bizi. Bıraktığı yerde bir motel vardı:) 
Sabah erkenden kalkalım, Kazan'a 155km var sadece. Öğlen orada olur, akşama kadar gezeriz dedik. 
Yok anam, kaldık yolda. Duran yok. Saat 08:00'den 13:00 e kadar vızır vızır araçların geçtiği bir yolda tek bir araba durmadı. Öğle yemeği için motele girdik yine.





İngilizce bilen bi kız vardı, durumu anlattık. Kurtar bizi burdan bacım kaldık gidemiyoruz otobüs falan yok mu Kazan'a dedik. 
Neyse anlattı sağolsun, dolmuşla Cheboksary'e gidip oradan otobüsle 18:00 civarı Kazan'a vardık. Sonunda!!
Booking.com dan Express Hostel diye biyer bulduk. Baya iyi biyerdi, kahvaltı dahil 400 ruble, fiyatı da uygun. Bizim için tek kötü yanı buzdolabı olmaması. İnsülinleri her gittiğimiz yerde buzdolabına koyuyoruz tabi. Neyse ki ertesi gün için Couchsurfing'den olumlu cevap geldi. 
Kazan'a vardığımız akşam Kremlin bölgesini dolaştık. Gece seyretmek ayrı bir güzeldi Kazan'ı.






Kazan Tataristan'ın baş kenti. Yüzde altmış müslüman Tatarlar yaşıyor burada. 8 sene önce yapılmış olan Kul Sharif Camii Kremlin bölgesinin tam ortasında, kilise ile yan yana. Hristiyanlar ve müslümanlar bir arada gayet güzel yaşıyorlar öyle ki Cami bahçesinde mini etekli kadınlar da var, örtülü kadınlar da. 







KAYBEDECEĞİNİZ TEK ŞEY ZİNCİRLERİNİZDİR
Sabah hostelden ayrılıp aynı yerleri gündüz gözüyle dolaştık biraz da ve öğle yemeği için Löplöpçüler diye bi sitede şiddetle önerilen Bilyar Restorana gittik. 4 şubeleri varmış meğer, ilk gittiğimiz doluydu, diğer şubeye gittik. Yazıyı okuduktan sonra beklentimizi çok yüksek tutmuşuz demek inanılmaz bir hayal kırıklığı oldu. Biraz da bizim gittiğimiz şube ile alakalı olabilir, dolu olan yer iyiydi belki bilemiyorum. Ne istediysek yok, kalmadı, bitti, başka cevap yok! Pahalı biryer değil yada Moskova ve Petersburg'dan sonra öyle geldi bize :) Couchsurfing'den Christina ile burada buluştuk. Türkoloji bölümünde okuyan bir Alman. Böyle gurbet ellerde Türkçe anlaşabildiğimiz birini bulmak hazine bulmak gibi :) 
18:00 de parkta çocuklarla futbol oynamaya gittik. Tabi ben en son 6 yaşımdayken falan oynamıştım siz takılın ben fotoğraf çekerim :)




        MÜBAREK TUSUBASA SANKİ;)

BU BICIRIĞIN SAHAYA GİRMESİYLE MAÇ DA BİTTİ
Akşam adam gibi yemek yiyebileceğimiz, halkın kullandığı lokanta tarzı Cafe Nur diye biryere götürdü bizi. Lagman çorbası içelim deyince ufak bir şok geçirdik. İsim ve görüntü ofsayt olsa da güzeldi cidden:) 




Sonra buranın İstiklal caddesi diyebileceğimiz Bauman'da turladık. Ancak öyle abartılacak bir yer değil. Sonra Christina bizi Zifferblatt yani Clock Face Cafe diye bir yere götürdü. Burada içtiğin yediğin değil, orada oturduğun süre için para ödüyorsun. Çok güzel, rahat bir mekan ama öyle bir yerde ki, gizlemişler sanki ne ben anlatabilirim ne de bir daha gitsem bulabilirim :) Bilen birinin götürmesi lazım. 







Yıkanan çamaşırlarımız kuramadığı için ve biraz da son günlerde otostopta şansımız kötü olduğundan 14:45 de trenle Ijevsk'e geçmeye karar verdik. Sabah Christina'nın kahvaltı için hazırladığı çeşit çeşit kreplerin kokusuyla uyandık. Tren istasyonuna gitmeden önce Volga nehri kenarında oturduk biraz. Yüzmek yasak tabelaları var ama insanlar yüzüyor. Su çok kötü. Rusların neden Antalya'ya bayıldığını anlıyor insan.



Christina ile vedalaşıp trene bindik ve 7 saat yolculuktan sonra 22:33 Ijevsk'deyiz. Birazdan buradan da ayrılacağız, Ural dağlarına gitmeye çalışıcaz. Şans dileyin bize!



Emine&Coşkun

2 yorum :