Bangkok'dan trenle Chumphon'a geliyorsunuz, buradan zaten yönlendiriyorlar sizi, herkes turist çünkü. Feribotla da adaya geçiyorsunuz. Tren biletini 3. sınıf aldık. 250 Baht tren bileti, 500 Baht feribot. Trende 1.sınıf yataklı, 2. sınıf koltuk, 3. sınıfta da sabit deri koltuklar var. Cam bel seviyesine kadar açılabiliyor ve pervaneler çalıştığı için serin serin gidiyorsunuz ama koltuk rahatsız, uyumak mümkün değil. Yine de 2. sınıf ile çok farkı olduğunu sanmıyorum. Tren yaklaşık 10, feribot da 3 saat kadar sürüyor.
Adaya gelir gelmez kumsala en yakın yere attık çantaları ve soluğu büyük okyanusta aldık:)
Kaldığımız yer Kallapangha Resort&Karma Beach Bar. Oda fiyatı 10$ Resort falan yazdığına bakmayın yani;) Burada coconat shake'i keşfettik, hindistan cevizi sütünden yapılıyor, ayıptır söylemesi su gibi içtik valla, çok lezzetli!
Denizaltı çok güzel ama özellikle Hin Wong Bay bölgesi. Biz orada kalmadık, merkezdeydik. Bir sonraki gün tekne turuyla orada vakit geçirme şansımız oldu. Merkezden yürüyerek 5km kadar uzaklıkta, sabah erkenden gidilip bütün gün orada geçirilebilir.
Dalış sertifikası alabilirsiniz 4 günlük bir eğitimle ( kişi başı yaklaşık 250$ civarı ), bizim bütçe müsait olmadığı için almadık, bir günlük dalış yapalım dedik sadece ama en fazla 6 metreye indirdiklerini öğrenince vazgeçtik çünkü şnorkelle de o kadar gidilebiyor zaten!
Tekne turu iyiydi, 750 baht, yaklaşık 20$ civarı, sabah 10'da başlıyorsunuz akşamüstü 5'e kadar adanın etrafı ve küçük Nang Yuan adası dahil tüm gün keyif. Yalnız öğle yemeği kötüydü kupkuru bir pilav, yanında acı sos. Meyvelerle idare ettiğimden pilavı yemedim, balıklara yedirdik çok da güzel oldu:)
En son Nang Yuan'a gidiliyor ve adaya giriş ücretli, 100 baht. Burada 2 saat kaldık ama çok daha uzun süre kalmak isterdim, muhteşemdi.. Kumsallarla birbirine bağlı 3 adacıktan oluşuyor burası. Kıyıda zemin ölü mercanla kaplanmış tamamen ama ileri gittikçe renkler, canlılar, rüya gibi.. Sadece denize girebildik adayı gezemedik :/ Merkezden direkt adaya 200baht civarına gelebilirsiniz teknelerle. Konaklama pahalı, 1.000 bahttan başlıyor fiyatlar, çadır kurulabilir belki ama onun için de para isteniyormuş. Sonraki gün yine konakladığımız yerin önündeki kumsalda geçirdik tüm günü. Valla yola çıktığımızdan beri bildiğimiz tatil havasına yeni girmişiz, çıkasım yok hiç:)
Coşkun balık tutarken ben de suyun içinde oturuyorum, baktım ufak bir balık ayak parmaklarımı yemeye çalışıyor:)
Ekmek aldım Coşkun'dan bir parça, önce birkaç küçük balık geldi sonra bir anda kocaman balıklar sürü halinde dönmeye başladı etrafımda:) Bizim kefale benzeyen 20cm civarında balıklar, bir yandan ekmeğe saldırıyorlar bir yandan ellerimi, omuzlarımı ısırıyorlar, daha doğrusu gıdıklıyorlar diyeyim:)
Ekmek bittikçe marketten ekmek aldık, yemedik yedirdik saatlerce! Artık iyice alıştılar, ellerimizle tutuyoruz, okşuyoruz hatta yakalıyoruz:) Öyle güzellerdi ki, anlatmak çok güç..
Baykal Gölünden ayrılırken hissettiğimiz duygu geldi çöktü yine.. Aynen buraya da hiç doyamadık.. Güneş batıp ayrılma vaktimiz gelene kadar kumların üzerinde uzandık sadece. Arka fonda Bob Marley, önümüzde okyanus üzerinde kızıla boyanan bulutlar, dalgalar ufak ufak ayaklarımıza vuruyor, mümkün mü buraya doymak?!
Buradan direkt Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'a gece feribotu - otobüs kullanarak gidilebiliyor. Biz öyle yaptık. Yada Chumphon'a geri dönüp oradan tren ile geçebilirsiniz.
Gece feribotunda üst katı tek kişilik yer yataklarıyla doldurmuşlar, numaralandırmışlar, herkes yata yata gidiyor, enteresandı:)
Sabaha karşı 4 gibi Suratthani'ye vardık. Bu adamlar öyle bir organize olmuş ki sanırım 4 araç değiştirdik ve 4 kere biletimiz yenilendi, bu işten kim ne kadar kazanıyor anlamak mümkün değil.
Tayland'dan 1 gün geç çıktık, cezası ikimize 1000 baht :/
Malezya macerasından sonra geri dönücez, daha görmemiz gereken Phuket, Koh Samui, Koh Phangan ve özellikle Koh Phi Phi adaları var!
Harcamalar
Tayland'da kaldığımız süre 1 ay, şimdilik:)
Moğolistan'dan Bangkok'a uçuş ikimiz için yaklaşık 600$
Hindistan vize ücretleri, yol paraları, konaklama, yemek, ıvır zıvır vs her şey dahil 1 ayda harcadığımız tutar yaklaşık 2.000$
Emine&Coşkun
sizi pazar günü fark ettim, yani dün :) 1 gündür sürekli sizleri düşünüyorum. yazılarınızı okumak için akşamı zor ediyorum. gündüz okuyamaıyorum çünkü bloğunuz iş bilgisayarından açılamıyor ne yazıkki:(( yaşadıklarınız yaptıklarınız hepimizin hayalleri aslında. umarım bir gün bizde eşim ile benzer bir tur yaparız. tabi bizim ormanda falan kalma şansımız yok karım azıcık böcü börtüden korkarda :))
YanıtlaSilbirde gerçekten çok ekonomik ilerlemişsiniz. şu yazıya kadar okuduğum kısımlarda harbiden çok az para harcamışsınız. sanırım asıl önemli noktada bu. neyse sizleri tanıdığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. AHMET.
Ahmet bu içten yorumun için çok teşekkürler! Umarım siz de hayallerinizin peşinden gidersiniz, börtü böceğe takılmayın hiç önceden ben de korkuyordum, alışıyor insan her şeye;)
Silçok tuhaf bir rota seçmişsiniz. zaman kaybınız çok olmuş.
YanıtlaSilBu yorum bu postu yazdığım dönemlerde yani hemen hemen yola yeni çıktığımız zamanlarda gelmiş olsaydı haklısınız derdim, ama şimdi öyle saçma geliyor ki 'zaman kaybı' 'hedef' 'plan' 'bütçe' 'rota' gibi şeyler, anlatmam güç:) Sanırım ilk yazılardan başlayıp sona kadar okuma fırsatınız olursa bir çok açıdan nasıl bir değişime uğradığımızı ve şimdi neden saçma dediğimi anlarsınız;) Bu arada size cevap yazarken üstteki yorumu okudum, ne kadar az harcama yaptığımızı söylemiş ama bu kafayla o günlere bakınca sadece yuh! diyorum, şimdiki kafamızla ömrümüzün sonuna dek çalışmadan bize yetecek miktarda para harcamışız! Tabi bunları yaşamadan bu noktaya gelemezdik, yol en güzel öğretici! :) Sevgiler..
Sil