Hava da kötüydü zaten..
Yani Sabah Eyaletinin başkenti Kota Kinabalu'da önceki postları hazırlamak, balık pazarında dolanmak, bolca deniz ürünü tüketmek ve ada turu yapmaktan başka pek bişey yapmadık galiba.
Şehrin arkası dağ, önü motorla yarım saat mesafedeki tropik adalarla çevrili. Hava yağmurlu olduğu için bir gün ayırabildik Manukan ve yakınındaki ufak bir adaya. Güzeldi ama heralde önceki günlerdeki fırtına yüzünden her yerde çöp vardı. Dalga olduğundan su bulanıktı biraz pek bir şey göremedik sualtında. Kıyı ölü mercan doluydu..
Karman Çorman Bir Yolculuk
Bakıyoruz her yer ücretli, her yerde tur satın almak zorundasın.. Şansımızı deneyelim dedik ve güzel diye duyduğumuz Danum Valley'e gideriz diye terminale gidi bilet aldık. Terminalin adı İnanam ve durakların orada bir büfeye sorduk nasıl gideriz diye, hemen taksiciyi çağırdı, sadece taksiyle gidebilirsiniz otobüs yok diyor birde yalancı karı! Neyse biraz yürüdük ve halk otobüsünü bulduk..
Bilet aldığımız kıza Danum Valley dedik anlamadı pek kesti bi bilet 9 saat sürüyor deyince de akşam saatine ayarladık bileti sabaha orada oluruz, bakarız işte kendi imkanlarımızla gidip gidemeyeceğimize derken gecenin köründe, 03:00 gibi Danum Valley diye uyandırmasın mı bizi muavin! Uyku sersemi bir de acele ediyor herif apar topar indirdi bizi, karanlıkta yolun kenarında kaldık öyle mal gibi! Baktık tabelada Danum Valley 80km yazıyor! Yol ayrımında bırakmışlar bizi yahu minibüs mü bu! Gün doğumuna 3 saat var, napalım sabah ola hayrola dedik kurduk çadırı yol kenarına:)
Sabah tank sesiyle uyandık, Malezya ve Filipinler arasında toprak paylaşımı konusunda bazı problemler varmış sanırım.
Sonra tek tük geçen araçlar oldu, otostopla gideriz dedik ama sorduğumuz herkes mutlaka Lahad Datu'ya gidip giriş izni için orada işlem yaptırmanız lazım diye ısrar edince 5 km uzaklıktaki bu şehre gittik en son. Ofise girdik, kişi başı yaklaşık 350-400$ civarında olan fiyatları gördükten sonra hooop tornistan, doğru otobüs bileti ayarlamaya. Daha fazla milli park görmeye ne gerek var direkt Semporna'ya geçip Mabul adasına gidelim dedik. Bu yazıları daha önce okuyabilseydik iyi olurdu, neyse işte macera oldu bize:)
Semporna'da pek vakit geçirmedik, önerebileceğim tek şey sebze hali yakınlarında cadde üzerindeki Mabul Cafe'yi bulun ve Fish and Chips yeyin. Tadı hala damağımda öyle diyeyim..
Burada Uncle Chang ile anlaştık Mabul adası için. Dalış eğitimi almamız lazım ama Bali'de ancak. Buralarda şnorkelle takıldık. Ayrıntılar ve sualtı fotoğrafları bir sonraki yazıya artık. Gözlerim kapanıyor, ancak birkaç gün sonra Mabul adası bölümünü yayınlarım.
Coşkun&Emine
ah emiii yüreğim ağzımda okudum bu yazıyı:((neyseki sorun olmamış çok fazla...talihsizlikler gelmiş geçmiş olsun...
YanıtlaSil:) Canıım sağol , gayet iyiyiz ya problem olmadı sadece düşündüğümüz gibi gitmedi işler ;)
YanıtlaSiltarzınız biraz farklı. yaşayarak öğreniyorsunuz.her şeyi :) loneyl planet güneey doğu asya kitabı edinmeyi düşündünüz mü ?
YanıtlaSilMerhabalar,
SilYanımızda kitap taşımanın ağırlığı, her bölge için getireceği maddi külfet bize fazla geldiği için LP almayı düşünmedik. Zaten gittiğimiz hemen her hostelde bir adet bulmak mümkün. Çoğu gezgin hostellere bırakmış. Birde böyle plansız bir şekilde gidip t önüne geleni yaşamak daha eğlencel diye düşünüyoruz.
Coşkun KIRAÇ
Sizinle Mabul adasindan karsilastik... Uzun suren yolculugumuz suresince belkide pek cok Turk un ugrak yeri olan bu adanin ozelligi dalma ya meraklilarin agizdan agiza yaydigi bir mekan diye dusunduk... Mabul Adasi tam bir sefalet adasi.. nekadar muslumanlasmis, balikci varsa burada dogum kontrolune karsi cogalma mucadelesini verdigi bir mekan sanki... ic ice yasamlar, cocuklar yuzlerce, cop ve atik olarak denizi kullaniyorlar... egitim ne gezer okul filan yok...balik bitince onlarda bitecekmis gibi.. yada tusunami bekler gibi umutsiz bakiyorlar... Denize giremedim... Yerli halk bu kadar sefalet icindeyken ben eglenemdim... sayisi 1-2 olsada Bazi kurtarilmis tatil koyleri var... acidirki tel orgulerinin ardinda sefalete birakilmis insanlari yok sayamiyorsun... Aci bir deneyim oldu benim icin! Dinler insanlari sefalete surukleyip sonrada umud la bekleinler diye vaadler veren insanlarin tekelinde olmasi cok aci...Cennet mekani ceheneme ceviren duzenin ta icine deyip addan ayrildik...
YanıtlaSilSöylediklerinize tamamen katılıyoruz. Bir sonraki yazıda da söylediğim gibi içler acısı durumda Mabul adası ve bu durumda olan tek yer değil.
SilEndonezya'da okyanusun ortasında bile plastik çöp yığınlarıyla karşılaşabiliyorsunuz. Çöplük ve sefalet her yerde, bizim ülkemiz de dahil olmak üzere..
Keşke bireysel olarak değişimi başlatacak gücümüz olsa.. Ne diyelim, UMUDU, SADECE KENDİSİ VE AKLI OLAN YENİ NESİLLERE..